Öncelikle sizi tanımak isteriz. Emre Yılmaz kimdir?
Ben 24 yaşındayım. Üniversite eğitimimi Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde okudum. Eğitimimi 22 yaşında tamamladım. Ardından alanımda yüksek lisans eğitimine başladım. 2023 yılında bitki koruma ürün bayisini açtım. 2024 yılında bitkisel ürün eksperi olarak çalışmaya başladım. Üniversitemin ilk yıllarında yazmaya başlamıştım. Bu tabii lise ve çok öncesine dayanıyor ama o zaman daha çok ağırlık verdim. Altı yıldan uzun bir yazım süreci okuma öğrenme serüveni kazandım. Ardından bu yılın ilk yarısında ilk kitabımı hazırlayıp çıkması için çabaladım. Üretiyor olmam beni çok mutlu ettiği gibi talep göreceğinden emin bir hisle buna başladım. Aslında Mühendislik ile beraber şairliğe soyundum.
Yazarlık kariyeriniz nasıl başladı? Size öncülük eden biri var mı?
Benim içimde bu anlamda istek vardı hep. Bu işin içineyken olan tatmin ve mutluluk her şeye değer geliyor. Üniversitede yazı yazarken zamanla arkadaşlarıma yazılarımı göstermeye başladım. Onlardan onure edici tebrikler aldım bu beni daha da ilerletti. Hatta kimi zaman okurum o yazıları. Dostlukların ne kadar değerli olduğunu görürüm. Hayatımıza dokunup geçenlere kulak vermek gerek. Müzik kısmına da gelirsek insana anlayış, umut ve hayata bakış açısında yenilikler katıyor. Müzeyyen Senar gibi bir sesi ve sözlerini dinlemek her zaman heyecan verici. İnsana anlayış umut hayata bakış katıyor. Sen kimseyi sevemezsin, Sevmekten kim usanır ve Benzemez Kimse Sana nasıl güzel sözlerdir öyle. Zaten benim ilerleyen aşamada yazılarımı şarkı sözlerine çevirmek ve böyle ilerlemek gibi bir amacım da var.
Şu an öykü, deneme, roman, çocuk kitapları ve şiir kitabı üzerine çalışmalarım var. İşlerimden ve hayattan vakit çalabildiğim sürece bunlara zaman ayırıyorum. Bu ay çocuklar için satranç kitabım, bir sonraki ay şiir kitabım raflarda olacak. İkinci şiir kitabı çalışmam daha da heyecanlandırıyor beni.
İçim İçine İçince Küs Kalıyor adlı kitabınızdan bahseder misiniz?
Kitabıma gelirsek ilk yazım yıllarıma ait şiirleri burada topladım. Tabii o kadar birikti ve o kadar iyi ilerlemişim ki geliştiğimi gördüm, beğenmediklerimi eledim.
Benim için ilk ürünlerin verilmesi adına hızlı ilerlediğim ama altı yıl sonra adım atabildiğim bir yer oldu. Öncelikle kitap isminde esinlenme kaynağım arasında Giovanni Gaparro’nun bir eseri var. Vücuduna kesik almış İsa’nın bu kesikten akan dolu dolu bir kanı papazın kadehine doldurduğu bir resim vardı. Bu beni çok etkiledi ve kitaba isim verirken kullandım. Ama kitabın kapağına koymam mümkün olmadı. Ömrümü bu alan içinde geçireceğime inanıyorum. Her yaşıma bir kitap hediye edeceğim, taslakları şimdiden hazırladım. Son olarak kitaptan bir alıntı ile teşekkürlerimi sunuyorum;
Sustukça acı içimde oluk oluk kan akıtıyor,
Hissediyorum, zamanla beni hasta ediyor.
Her gün bu huzursuzluğum ve durgunluğum,
Giderek beni toprağa yakıştırıyor.
CEZMİ BASKIN'DAN SAMİMİ AÇIKLAMALAR
Usta oyuncu Cezmi Baskın Bizdenbil Gazetesinin özel haberinde Gazeteci Yazar Cihat Dündar’ın sorularını yanıtladı. Sokak hayvanları yasasını eleştiren Cezmi Baskın siyasete adım attığı süreci de aktardı.
Cezmi Baskın kendini nasıl tanımlar?
Cezmi Baskın sıradan bir insan. Sadece mesleği oyunculuk. Kendine hiçbir ayrıcalık tanımayan; sokakta, metroda ve her yerde toplumun diğer insanlardan farklı olmadan yaşayan bir adam.
Özellikle son dönemde halkın da tepkisini çeken sokak hayvanları yasası ile ilgili görüşlerinizi alabilir miyim?
CEZMİ BASKIN'DAN SOKAK HAYVANLARI YASASINA TEPKİ
Bu konu bu günlerde çok tartışılan, çok konuşulan bir mevzu. Canlıların öldürülmesine tümden karşıyım. Bir dünya görüşü meselesi. İnsanları öldüren Hitler'e kızıyoruz da hayvanları öldüren o şahsa niye kızmayalım? Ona da kızıyoruz tabii ki. Ama bunun karşılığında mümkün olduğunca bütün kamuoyunun direncini takdirle karşılıyorum. Bu günlerde mecliste oylanıyor, inşallah bu kabul edilemez bundan vazgeçilir diye umuyorum. Bu hayvanların rehabilite edilmesinin başka yollarının olduğunu düşünüyorum ve bu yollara dönülmesini tavsiye ediyorum.
Bir dönem Türkiye İşçi Partisine üye oldunuz. O sürece dahil olmaya nasıl karar verdiniz?
Ben gençliğimden beri solcu bir kişiyim. Türkiye İşçi Partisinin gelişimi ve muhalefet biçimi hoşuma gidiyor. O yüzden benim de elimi taşın altına sokmam gerektiğini düşündüm ve partiye üye oldum.
Editör: Bizden Bil